Hemşirelik Bölümü Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Terminal Dönem Yönetimini Anlamak(2024) Kaptan, Gülten; Menekli, TuğbaÖlüm yaşamın doğal bir parçasıdır ve kaçınılmazdır. İyi ve Saygın ölüm temel insan hakkıdır. Terminal dönem yaşamın son günlerini kapsayan zamanı ifade etmektedir. Bu dönem içerisinde gerek hasta gerek hasta yakınları hem fiziksel hem psikolojik desteğe ihtiyaç duymaktadır. Çoğu zaman bu dönem, sağlık kuruluşlarında özel ya da kamusal bakım evlerinde geçirilmektedir. Hastanın yaşadığı güçlüklerin yanı sıra bakım verenler bu desteğe üst düzeyde gereksinim duymaktadır. Bu kitap bakım, destek, iyi ölüm ve saygın ölüme holistik bakış açısıyla yaklaşarak bu kavramları açıklayan ayrıca bakımevlerinin maliyet durumlarına ve yapılanmalarına ışık tutan bilgileri içermektedir. Kitabın terminal dönemde olan hasta bakımına ihtiyaç duyulan tüm kitlelere yararlı olacağına inanmaktayım. Ayrıca basım aşamasına getirilmesinde emeği geçen tüm değerli öğretim elemanı arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.Öğe Yaşlılık ve Gelişen Teknolojinin Yaşlılığa Etkisi(2024) Gürkan, NurdanYaşlı bireyler, demografik olarak toplumda önemli bir oranı oluşturmakla birlikte, yaşadıkları sorunların toplumda yeterince fark edildiğini söylemek mümkün değildir. Yaşlıların yaşam düzenlemeleri ve yaşlılık kaynaklı dezavantajları konularının bütüncül bir bakış açısı ile ele alınması gerekmektedir. Ayrıca yaşlıların toplumumuza verdiği katkının anlaşılması için toplumsal farkındalık arttırılmalıdır. Dünya'da ve Türkiye'de artan yaşlı nüfus, kentleşme ve göç olgusu ile yaşlının toplumdaki değişen konumu, yaşlılığa sosyolojik açıdan bakmanın önemini artırmıştır. Modernleşme süreci ile aile yapısı ve yaşam tarzlarındaki değişimle birlikte yaşlılık ve özellikle yaşlı bakımı bir sorun olarak ortaya çıkmaya başlamıştır. Yaşlının ailede ve kurumsal bakım hizmetlerindeki yerini toplumsal değişim açısından inceleyen ve yaşlı bakımında karma bir bakım modeli önerisi ortaya koymayı amaçlayan bu çalışmada, öncelikle kavramsal ve kuramsal çerçeve ile ilgili bilgi verilmiştir. Demografik olarak yaşlanma, nüfus yaşlanmasının ekonomi üzerindeki etkisi ve değişen aile yapısının yaşlılar üzerindeki etkisi üzerinde durulmuştur. Bu çalışmanın amacı, yaşlı sağlığında gelişen teknolojinin etkisinin incelenmesidir.Öğe Development of the Scale of Perceiving the Attitudes of Healthcare Professionals by Elderly, Psychometric Characteristics, Confirmatory Factor Analysis and Cut-Off Value: Methodological, Descriptive, Cross-Sectional and Correlational Study(2024) Özel, İrem; Kutlu, Fatma YaseminObjective: In order to determine whether the attitudes of healthcare professionals’re perceived as discrimination by elderly individuals, “The Scale of Perceiving the Attitudes of Healthcare Pro- fessionals by Elderly” scale was developed, psychometric properties’re evaluated and the cut-off value was determined. Material and Meth- ods: The sample of this study, which was carried out in the descriptive and relationship-seeking type of research with the methodological method, consisted of 301 elderly individuals aged 65 and over, living in Eskişehir, who received at least 24 points from the mini mental test, received health care at least once, and were willing to participate in the research. The data were collected with a questionnaire form, mini men- tal state test and the “The Scale of Perceiving the Attitudes of Health- care Professionals by Elderly” developed by the researcher. Results: The Cronbach alpha value of the scale of “Perceiving the Attitudes of Health Care Professionals of Elderly Individuals” was 0.83, and the Guttman Split-Half coefficient was 0.83. As a result of the exploratory and confirmatory factor analyses, it was determined that the Scale of Perception of Attitudes of Healthcare Professionals by Elderly Indi- viduals consisted of 29 items and two sub-dimensions; these two fac- tors explained approximately 42.25% of the total variance; the cutoff point was found to be 1,610. Conclusion: With the present study, it’s determined that the scale is an appropriate tool to measure how health- care workers’ attitudes’re perceived by elderly individuals.Öğe A 16-Year Retrospective Study Examining Socio- Demographic Factors among Suicide Decedents in Bolu Province, Northwestern Turkey(2023) Özdeş, Taşkın; Erkol, Zerrin; Hosukler, Erdem; Turan, Tolga; Gündoğdu, Veysi; Kurtoğlu Özdeş, EmelThis study aimed to examine the socio-demographic features of completed suicides in Bolu province, northwestern Turkey, between 2003 and 2019, using corpse examinations and autopsy reports to provide epidemiological data with a view to helping prevent suicidal behavior. Of the 108 suicides examined, males accounted for 84.3%, and females accounted for 15.7%. The suicide rate was the highest in the 25-34 age groups and among those of an unknown marital status. Suicide in an unknown location in the group aged 24 years and below was significantly higher than among age groups, while the workplace was significantly higher in those aged 35-64 years. In both genders, the home and its surroundings comprised the leading location of the suicide event, with an unknown location found to be significantly higher in males. The most common suicide method was identified as hanging, with no statistically significant difference between demographic groups with respect to method, and the highest suicide rate was observed in 2016-2019. With regard to time of year, winter was found to be significantly higher among those aged 24-34 years, whereas those aged 65 years and above were likelier to die in spring or summer (p=0.014).-Several risk factors were identified, most of which could be detected and resolved before the suicidal act. Studies such as this are extremely valuable for their contribution to preventing suicide by identifying such risk factors.Öğe Hastane çalışanlarında koronavirüs anksiyetesinin iş-aile çatışmasına etkisi(Dergi Park, 2022) Bülez, Aysel; Özel, İrem; Gül, KadriyeAmaç: Covid-19 pandemisi döneminde hastane çalışanlarının iş yükü ve iş stresinin artması, virüs ile enfekte olma riski ve ölüm korkusu gibi durumlar çalışanları önemli derecede etkilemekte ve istenmeyen psikolojik, duygusal ve davranışsal problemlere yol açmaktadır. Bu araştırma Covid-19 pandemisi döneminde hastane çalışanlarında ortaya çıkan Koronavirüs anksiyetesinin iş-aile çatışmasına etkisini araştırmak amacıyla yapıldı. Yöntem: Araştırma Adıyaman İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı bir devlet hastanesindeki tüm çalışanlar (n=136) ile tanımlayıcı ve kesitsel olarak yürütüldü. Veriler Kişisel Bilgi Formu, Koronavirüs Anksiyete Ölçeği ve İş-Aile Çatışması Ölçeği’ne ait soruları içeren Google Forms üzerinden oluşturulan elektronik anket ile toplandı. Bulgular: Araştırmaya katılanların yaş ortalaması 34.01, yaklaşık %62.5’i erkektir. Koronavirüs Anksiyete Ölçeğinden, İş-Aile Çatışması Ölçeği alt boyutlarından aldıkları puanlar karşılaştırıldığında kadınların, hastanede sağlık çalışanı olarak çalışanların, üniversite mezunu olanların ve sigara kullanmayanların daha fazla anksiyete hissettiği; çalışma yılı, medeni durum, alkol kullanımı ve kronik hastalık varlığının istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermediği bulunurken; Koronavirüs Anksiyetesi ile Aileİş Çatışması alt boyutu puan ortalaması (p=0.000) ve İş-Aile Çatışması alt boyutu ortalama puanı arasında zayıf, pozitif yönde anlamlı bir ilişki (p=0.000) olduğu bulundu. Sonuç: Hastane çalışanlarında Koronavirüse bağlı anksiyetenin artması hem iş-aile çatışmasına hem de aile-iş çatışmasına neden olmaktadır.Öğe Sağlık yüksekokulunda eğitim gören öğrencilerin cam tavan hakkındaki bilgi ve düşüncelerinin değerlendirilmesi: Kahramanmaraş İli örneği(Dergi Park, 2021) Bülez, Aysel; Özel, İremAmaç: Bu çalışma; gelecekte iş hayatında istihdam edilecek sağlık yüksekokulunda öğrencilerinin Cam Tavan kavramı hakkında farkındalıklarını arttırmak, bilgi ve düşüncelerini değerlendirmek amacıyla kesitsel olarak yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışma; 15 Nisan-15 Mayıs 2018 tarihleri arasında Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Kahramanmaraş Sağlık Yüksekokulunda eğitim gören, çalışmaya dahil edilme kriterlerini sağlayan 378 öğrenci ile yürütülmüştür. Öğrencilere araştırmacılar tarafından hazırlanan 14 soruluk tanımlayıcı soru formu ve 21 soruluk “Cam Tavan Bilgi ve Düşünce Formu” uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 21 paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin yaşları ortalaması 20.93±1.93 ve %84.12’si (n=318) kadındır, %82.54’ü (n=312) Cam Tavan kavramını bilmemektedir. Katılımcıların %41.27’si iş dünyasında üst kademe pozisyonlardaki rol modellerde kadın sayısının az olmasının kadınların üst kademe pozisyonlara ulaşmasını engellediğini, %35.19’u ise kadınların çocuk sahibi olmalarının iş yaşamında performansını etkilemediğini belirtmişlerdir. Sonuç: Kadın cinsiyetinin fazla olduğu sağlık yüksekokulu öğrencilerinin Cam Tavan kavramını bilmediği, yönetici pozisyonunda kendilerinin/eşlerinin de yer alabilmesi için bu konularda bilgi sahibi olmaları gerektiği ve Cam Tavan kavramının eğitim müfredatlarına eklenmesinin önemli olduğu saptanmıştır.Öğe Uyku-uyanıklık bozuklukları ve hemşirelik yaklaşımı(Nobel Tıp Kitabevleri, 2021) Batmaz, Makbule; Yazıcı, Havva GezginBu kitap, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliğine giriş bölümünü takiben Ruh Sağlığı, Hastalıkları ve Hemşirelik Yaklaşımlarını içeren konulardan oluşmaktadır. Hastalıkların sınıflandırılmasında DSM-5 (The Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) kriterleri ve hemşirelik tanıları için NANDA (North American Nursing Diagnosis Association) sınıflandırılması kullanıldı. İçerikte, konuyla ilgili örnek bir olgu, ona yönelik beş adet soru, hemşirelik tanılarından bir tanesi seçilerek oluşturulan örnek bakım planı ile her konuyla ilgili kitap ve film önerileri bulunmaktadır. Soruların yanıtları ve terimler dizini kitabın sonunda yer almaktadır.
